TESBİH ve TESBİH HAKKINDA BİLİNMESİ GEREKENLER
Tesbih Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Tesbih :
Tesbih kelimesi Allah’ı zikretmenin yanında zikirlerin sayısını belirlemede kullanılan aletin adı olmuş ve Türkçe’de ses uyumuna göre “tespih” şekline dönüşmüştür.
Araplar tesbih aleti anlamında “misbaha” kelimesini kullanırlar. İslâm’da tesbihin ilk ortaya çıkışı sahâbe dönemine kadar uzanır. Hz. Peygamber’in terekesi arasında bir tesbih bulunduğunu söyleyenler varsa da bu iddiayı sahih kaynaklarla doğrulamak mümkün değildir.
Müslümanların kullandığı tesbih 33, 99, 500, 1000 ve 5000’lik olabilmektedir. Genellikle 99’luklar cami ve evlerde, 500’lük ve 1000’likler tekkelerde yer alır. Bunların taneleri normal tesbih taneleri büyüklüğünde olduğu gibi çok daha büyük olanları da vardır. 500’lük ve 1000’lik zikir tesbihleri vefat ettiğinde şeyhin sandukasına asılır. Suriyeli Alevîler kırk erenlerden esinlenerek kırklı tesbih kullanırlar. Alevî tesbihlerinde renklerden kırmızı Hz. Ali’yi, beyaz Fâtıma’yı, sarı Hasan’ı ve yeşil Hüseyin’i temsil etmektedir.
Tam bir tesbih taneler, imâme, nişane (durak), pul, tepelik, püskül veya kamçı gibi bölümlerden meydana gelir. Parçaların şekil ve tezyinat itibariyle birbirine uyumlu ve bir bütün halinde olması gerekir. Eskiden taneler “çıkrık-kemâne” denilen el tornalarında yapılırdı. Tane taslağı çıkrığa takılan ve kemâne ile ileri geri döndürülen matkapla delinir, sonra deliğin bir tarafı “çarkûşe” adlı konik matkapla genişletilir ve ardından taslak malafaya takılarak önce arda, peşinden rende denilen kalemlerle şekillendirilip kaol ile cilâlanırdı. Tesbih ustaları 1965’ten sonra elektrikli torna kullanmaya yönelmiş, son dönemlerde ise bilgisayarlı tornalarla bu iş daha kolay hale gelmiştir.
Tesbih yapılan maddeler genelde mineraller, değerli madenler, hayvanlardan elde edilen kabuk, kemik, boynuz türleri ve dişler; denizden çıkarılan inci, mercan ve sedef; bazı fosiller; sert veya kokulu ağaçlar; bir kısım bitkilerin çekirdekleri ve son zamanlarda ortaya çıkan sentetik maddeler şeklinde ele alınabilir. Minareller otuz üçlük bir tesbihin her tanesi farklı bir türden yapılacak kadar çeşitlidir. Değişik renklerde akik, jasper, ametist, malakit, hematit, oniks, unakit, azurit, kuvars, ayn-i hir, kaplan gözü, fîrûze (turkuaz), lapis, necef, yeşim, yakut, zebercet, zümrüt ve Afganistan’da çıktığı yere nisbetle şahmaksut denilen (Şah Maksûd) şeffaf serpartin bunların başlıcalarıdır.
Amber, bağa, balık dişleri, şîr-i mâhî (deniz aslanı, mors) dişi, fildişi, zergerdandan (gergedan boynuzu) elde edilen maddeler de tesbih yapımında kullanılır. Tesbih yapılan çok sayıda ağaç türü vardır, bunlardan bazıları şunlardır: Assamela (afrormasia [pericopsis elata]), abanoz, anjan, ardıç, demirhindi, fıstık, gül ağacı, pelesenk, sakız, sandal, servi, tik, kokobolo, şimşir ve öd ağacı. Bir tür hindistan cevizinin kabuğundan elde edilen kuka tesbihler çok değerlidir. Ayrıca on yılda olgunlaşan ve dünyanın en büyük meyvesi kabul edilen, yine bir tür hindistan cevizinin zamanla taş sertliğinde katılaşmış sütü olan narçıl, kuruyunca sertleşen andız meyvesi, hurma ve zeytin çekirdekleri de tesbih yapımında kullanılır. Daha çok Baltık denizi etrafındaki ülkelerde toprak altından çıkarılan ve bir çam reçinesi fosili olan kehribar da tesbih imalinde yararlanılan en değerli maddelerdendir. Son zamanlarda katalin, sıkma kehribar, ateş kehribar ve fiber gibi sentetik maddelerden tesbih yapımı yaygınlaşmıştır.
Tesbihi Oluşturan Parçalar
1. Tane / Habbe
Tesbihin ana unsurlarından biri olan ve yapımı beceri, ustalık isteyen genellikle küresel, yuvarlak, beyzî (elipsoidal), şalgamî, silindirik şekillerinde çeşitli malzemelerden yapılmış ortası delikli boncuklardır. Bu tanelerin çapı genellikle 4-10 mm. civarıdır. Küçük taneli olanlar ise “Zenne- Kadın Tesbihi” denir.
2. Nişane/ İşaret- Durak (Ara Durak)
Müezzin olarak da isimlendirilir. 99'luk tesbihlerde, birinci ve ikinci 33'lük gruplardan sonra konulur. 99'luk tesbihlerde 2 adet nişane bulunur.
3. İmame
Sanatkarın sanatını sergilediği en önemli parça ve tânelerin dizili olduğu ipin iki ucunun buluştuğu yerdeki parça imâme‘dir. Zarif görünmesini sağlamak üzere genelde tane uzunluğundan 4 ila 6 misli daha uzun yapılır. Boğumlarında hareket edebilen halkalar bulunabilir. Tesbih hammaddesiyle aynı maddeden yapılması esastır.
4. Düğümlük (Düğüm Gizleyen)
İmamenin altındaki iki delikten girip de üstündeki tek delikten çıkan ipleri düğüm tanesinden geçirildikten sonra düğümlenerek bu tanenin içine sıkıştırılır. Böylece imamenin yukarı kayması engellenir.
5. Tepelik/Hitame
İki ucu burulmuş olan ipin bittiği yere hitame (ya da tepelik) denir. Tepelik imame ile aynı uyum ve ahegi sağlamalıdır.
6. Çivi
Hitamenin üstündeki deliğe tıpatıp oturan, çivi denilen ve alt tarafı delikle aynı şekle sahip olan kısım ise ipin iki ucunun bağlanıp, sıkıştırıldığı kilit noktasıdır.
7. Kamçı Püskül
Bazı modellerin ucuna yani imameden sonraki kısma ibrişimden, ipekten, gümüş ya da altın tellerden yapılmış bir püskül takılır ki buna da kamçı denir.
8. Fren (Stop)
Tesbihin çekim ölçüsünü ayarlamak için kullanılan parça, tane aralığını ayarlamak için kullanılır,
9. Havşa
Tesbih habbesinin giriş deliğinin küçük, çıkış delğinin büyük olmasına denir. Eski Osmanlı olarak tabir edilen tesbihlerde kullanılan yöntemdir, günümüzde osmanlı benzetme tesbihlerde havşa delim kullanılır, havşa delimde habbeler(taneler) birbirine tam olarak oturur.
Tesbihler ve Bazı Özellikleri :
Tesbihler; cinsine, malzemesine ve kökenine göre bazı özelliklere ve hikayelere sahiptir. Bu tür tesbihlere örnek olarak;
İnci ve Mercan; Kur'an-ı Kerim'de (Rahman Suresi 55/22-23) geçtiği için ayrıca değerli addedilmişlerdir.
Öd (Ud) Ağacı; Peygamberimizin bu ağaçtan elde edilen kokuyu kullandığı bilinmektedir. Dolayısıyla bu ağaç manevi açıdan değerli hale gelmiştir. Mistik bir şekilde peygamberimize yakınlığı simgeler. Koyu renklisine ''maverd'' , açık renklisine ''rüveydari '' denir.
Misk-i Amber: Balina kusmuğu olan bu madde güzel kokusu ile bilinir. Bu kokunun, Hz. Yunus'a ait olduğu, balinanın karnında muhafaza edildiği için, bu maddenin güzel koktuğu rivayet edilir.
Naka (deve kemiği); Ortadoğu coğrafyasında tüketilen bir hayvan olan deve, kutsal sayılmış, kemiğinden ve dişinden de tesbih üretilmiştir. Osmanlı döneminde tüccarların kullandığı rivayet edilir. ''Yolda kalmışlar veya ihtiyaç sahipleri, tüccarları ellerindeki nakadan tanır ve ondan yardım isterlerdi'' şeklinde bir rivayet vardır. Deve Kemiği Tesbih
Necef; Irak'ın Necef Şehri'nde çıktığı için bu isimle anılır. Serinliği ile bilinen bu taşın, Nuh Tufanı esnasında yağan dolu taneleri olduğuna dair bir inanç vardır.
Kuka; siteril bir yapıya sahip olduğu için, doktor tesbihi olarak bilinir. Hatta ''saraya gelen doktorlar, bir odaya alınır, eline kuka tesbih verilir ve bir müddet çektikten sonra huzura kabul edilir'' şeklinde bir görüş mevcuttur. (Bu bilginin sadece bir rivayet olarak değerlendirilmesinde yarar vardır.)
Kuka Tesbih
Gönül Tesbihcilik 10.12.2022
Etiketler: Tesbihler